Navigasyon beyni tembelleştiriyor mu?

tarafından
81
Navigasyon beyni tembelleştiriyor mu?

Navigasyon cihazlarının bir yönden hayatı kolaylaştırdığını belirten uzmanlar, ancak beyin sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olabildiğini söylüyor.

Sürekli navigasyon kullanımının beynin yön bulma yetisini zayıflatabileceğini ifade eden Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, “Navigasyon cihazlarının sürekli kullanımı, kişilerin yeni mekânsal bilgileri öğrenme ve hatırlama becerilerini etkileyebilir. Çünkü navigasyon cihazları, kullanıcıların yerlerini hatırlama veya yol tarif etme ihtiyacını azaltır, her şeyi kendi beynimize değil başka yapay beyne, cihaza devrederiz.” dedi. Olumsuz etkilerinin yanında bu cihazların bilinmeyen yerlerde güven duygusu vermesi ve stresi azaltması açısından da fayda sağlayabildiğini aktaran Kefal, yine de, dengeyi korumanın ve beyni aktif tutmanın önemli olduğunu vurguladı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, navigasyon kullanmanın beyni tembelleştirip tembelleştiremediği hakkında açıklamalarda bulundu.

Beynimiz doğal olarak dünyayı haritalıyor…

Beynin navigasyon yeteneğinden ve işlevinden bahseden Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, “Dünyamızı sürekli haritalarız. Binlerce yıl böyle olmuştur ve hayvanlarda da mekânsal haritalama yaşamda kalmak için esastır. Yiyecek nerede, ev nerede, su nerede, tehlike nerede gibi… Bu yetenek beynimizin doğal yapısında kişiler arası farklar olsa da gelişmiştir.” dedi.

Navigasyon ve yön bulma ile ilgili yapılan beyin görüntüleme araştırmalarının, insan beyninin bu süreçleri nasıl gerçekleştirdiği konusunda önemli bilgiler sağladığını aktaran Kefal, “Bu tür araştırmalar genellikle fMRI (fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme) ve PET (pozitron emisyon tomografisi) gibi görüntüleme teknikleri kullanılarak yapılır. Hipokampus, özellikle uzun süreli mekansal hafıza ile ilişkilendirilmiştir. Araştırmalar, hipokampusun yerel mekansal haritaları oluşturduğunu ve bu haritaları kullanarak insanların çevrelerinde nasıl gezindiklerini desteklediğini göstermektedir.” şeklinde konuştu.

Yönümüzü bulmak için mekansal hafızamızı kullanıyoruz…

Nobel Ödülü sahibi olan araştırmacıların, ızgara/grid hücreleri olarak bilinen özel nöronların, insanların konumlarını ve hareketlerini izlediğini keşfettiklerini dile getiren Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, “Grid hücreleri, bir çeşit iç harita oluşturur ve insanların bulundukları konumu bu harita üzerinde hesaplar. Yer hücreleri, belli bir yerdeki nesnelerin yerini belirlemeye yardımcı olan nöronlardır. Bu nöronlar, bir nesnenin yerini belirleyen işaretlerle etkileşime girerler. Entorinal korteks, mekansal bilginin işlendiği bir bölge olarak bilinir. Bu bölge, yer hücreleri ve grid hücreleri gibi nöronlar içerir ve mekansal hafızanın işlenmesine katkı sağlar. Araştırmalar, insanların çevrelerindeki, bir binanın şekli veya bir ağacın konumu gibi belirgin özellikleri kullanarak yönlerini belirlediklerini göstermektedir.” açıklamasını yaptı.

Beynin navigasyonu ‘Retrosplenial alan’

Retrosplenial alanın (RSA), beyindeki limbik sistemin bir parçası olduğunu ve navigasyon süreçlerinde önemli bir rol oynadığını vurgulayan Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“RSA, mekansal bilgiyi işleyerek çevresel haritaların oluşturulmasına katkı sağlar. Bu haritalar, bir kişinin bulunduğu konumu ve çevresini anlama ve hatırlama süreçlerinde kullanılır. RSA, özellikle yer hafızası ile ilişkilendirilir. İnsanlar RSA’nın yardımıyla çevrelerindeki nesnelerin ve yerlerin konumlarını hatırlayabilirler. Bu, bir kişinin geçmiş deneyimlerine dayalı olarak çevresindeki mekansal bilgiyi depolamasına ve kullanmasına yardımcı olur. Özellikle belirgin çevresel özelliklerin işlenmesi ve bu özelliklerin mekansal haritalama süreçlerine dahil edilmesi RSA aracılığıyla gerçekleştirilir. RSA, kişinin hareketlerini ve yolculuğunu izlemesine yardımcı olabilir. Bu, bir kişinin bir yerden diğerine gitmek için gereken yolları ve yönergeleri anlama ve hatırlama süreçlerine katkı sağlar. Bu alanın hasar görmesi veya işlevinin bozulması, navigasyon becerilerinin ve mekansal hafızanın kaybına yol açabilir. Bu nedenle, RSA’nın işlevlerini daha iyi anlamak, nörolojik rahatsızlıkları ve navigasyon kullanım sonuçlarını anlamak için önemlidir.”

Sürekli navigasyon cihazı kullanımı, kişilerin yön bulma becerilerini etkileyebilir!

Navigasyon cihazlarının sürekli kullanılmasının, beyinde bazı değişikliklere neden olabileceğine dikkat çeken Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, “Bu değişiklikler, bireyin beyninin yapısını, işlevini veya navigasyon becerilerini etkileyebilir. İnsanlar sürekli navigasyon cihazları kullanıyorsa, kendi içsel mekânsal harita oluşturma ve yön bulma becerilerini azaltabilirler. Bu, hipokampal aktivitenin azalması veya kullanılmayan becerilerin gerilemesi ile ilişkilendirilebilir.” dedi.

Bazı araştırmaların, sürekli navigasyon cihazlarını kullanan kişilerin beyin gri madde hacminde değişiklikler olduğunu gösterdiğine işaret eden Kefal, “Özellikle hipokampüs ve posterior parietal korteks gibi mekânsal işlemleme alanlarında değişiklikler gözlemlenebilir. Sürekli navigasyon cihazlarını kullanan kişiler, kendi yönlerini ve haritaları kullanma becerilerini kaybedebilirler. Bu, navigasyon cihazlarına aşırı güvenmeye ve bireylerin kendi yönlerini bulma yeteneklerini azaltmaya yol açabilir. Navigasyon cihazlarının sürekli kullanımı, kişilerin yeni mekânsal bilgileri öğrenme ve hatırlama becerilerini etkileyebilir. Çünkü navigasyon cihazları, kullanıcıların yerlerini hatırlama veya yol tarif etme ihtiyacını azaltır, her şeyi kendi beynimize değil başka yapay beyine, cihaza devrederiz.” şeklinde konuştu.

Doğru yolu bulmak, insanların güvende hissetmelerine katkıda bulunabilir…

Navigasyon sistemlerinin, sürücülere veya yaya kullanıcılara doğru yolları bulmalarına yardımcı olduğunu, bunun bilinmeyen bölgelerde veya karmaşık şehir trafiği içinde seyahat ederken insanların daha az kaygı duymalarını sağlayarak kendilerini güvende hissettirdiğini dile getiren Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, şunları söyledi:

“Doğru yolu bulmak, insanların güvende hissetmelerine katkıda bulunabilir. Bazı navigasyon sistemleri, anlık trafik bilgilerini sağlayarak kullanıcıları trafik sıkışıklıklarından kaçınmalarına yardımcı olur. Bu, trafik stresini azaltabilir ve sürücülerin daha hızlı ve güvenli bir şekilde hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olabilir. Yine, acil durumlar için acil servislere yol tarif edebilir. Bu özellik, acil bir durumda insanların daha hızlı yardım almasını sağlayarak güvenlik hissini artırabilir. Kişinin bilmediği bölgelere seyahat ederken navigasyon sistemleri, kullanıcıları yanlış yönlendirmelerden veya tehlikeli bölgelerden kaçınmalarına yardımcı olabilir. Bu da insanların kendilerini daha güvende hissetmelerine katkıda bulunabilir. Navigasyon kullanımı, sürücülerin veya yolcuların stres seviyelerini azaltabilir. Yolculuk sırasında kaybolma veya yanlış yola sapma endişesi olmadan seyahat etmek, insanların daha rahat hissetmelerine ve bu da güven hissini artırabilir.”

Navigasyon sistemleri sürücülerde stres ve anksiyeteye de neden olabilir!

İnsanların navigasyona aşırı bağımlı hale gelmelerinin, bazı olumsuz etkileri de olabileceğinin altını çizen Uzman Ergoterapist Ebru Şirin Kefal, “Örneğin, sürücülerin tamamen navigasyon sistemlerine bağımlı hale gelmeleri ve trafik kurallarını veya çevrelerini göz ardı etmeleri gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Diğer yandan da navigasyon cihazlarının kullanımı, sürücülerin dikkatlerini yoldan ayırmasına neden olabilir. Aynı zamanda, bu cihazların hatalı yönlendirmeleri veya beklenmedik durumlarla karşılaşma durumu, sürücülerde stres veya anksiyete yaratabilir.” diyerek sözlerini tamamladı.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı