İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF) 4. Genel Kurulu başladı. İstanbul Grand Cevahir Otel'de iki gün sürecek kurulda, ICYF Başkanı Taha Ayhan, Forum'un çalışma ve strateji raporunu İslam İşbirliği Teşkilatı üyelerine sunacak.

Programın ilk oturumu basına açık gerçekleşti. Açılış konuşmasını gerçekleştiren ICYF Başkanı Taha Ayhan, gerçekleştirilen Genel Kurul’un çok özel bir anlam taşıdığını ifade etti. ICYF’in, gençlerin kendi toplumlarını inşa etme ve geliştirmelerine, refah, uyum, saygı, çeşitlilik ve haklarına olumlu katkıda bulunmadaki olumlu rolüne odaklandığını ifade eden Ayhan, müslüman gençliğin her türlü yanlış anlayış ve dışlanma sorununu çözmek için gençlerin ekonomik, sosyal, kültürel ve politik süreçlerini de desteklemesinin hedeflendiğini vurguladı. 

Ekim 2018’de gerçekleşen ICYF 3. Genel Kurulu’nda Genel Başkan olarak seçilen Taha Ayhan, seçildiği günden bu yana gerçekleşen faaliyetlerin içinde bulunmaktan ve gençliğe hizmet etmekten ötürü onur duyduğunu belirtti. Ayhan konuşmasına, “ICYF, dünya çapında gençleri birbirine bağlamaya ve etkilemeye devam ediyor. Mevcut projelere katılmak için başvuran toplam 123 bin 482 gencin yanı sıra, ICYF girişimleri için seçilen ve projelere katılımlarıyla sertifika alan toplam 13 bin 508 gence ulaşmış durumda” şeklinde devam etti.

Taha Ayhan, ICYF’e katkılarından dolayı Katar, Bangladeş, Azerbaycan ve Türkiye hükümetlerine özellikle teşekkür etti. Ayhan, gençlere hizmet etme vizyonuna doğru ilerlemek için daha fazla yardımlaşmanın gerektiğine de vurgu yaptı.

ICYF 4. Genel Kurulu’na video mesaj yöntemiyle katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında Genel Kurul’un hayırlara vesile olmasını diledi, İslam dünyasının farklı köşelerinden bizzat veya çevrim içi olarak genel kurula katılanları selamladı. Erdoğan konuşmasında, insanlığın tamamını tehdit eden terör, güvenlik sorunları ve salgın hastalıkların en çok İslam coğrafyasında derin izler bıraktığını vurguladı. Erdoğan, “Suriye'den Afganistan'a bütün bunlarla geniş bir coğrafyada, çatışmalarla, göçle, yoksullukla ve hastalıklarla boğuşan Müslümanlar, bir taraftan da özellikle Batı toplumunda yükselen İslam düşmanlığı ve ırkçılıkla mücadele etmek zorunda kalıyor. Hemen her gün güya demokrasinin beşiği olarak gösterilen ülkelerde inancı, başörtüsü, kıyafeti sebebiyle tacize uğrayan, ayrımcılığa maruz kalan bir kardeşimizin haberini alıyoruz. Aynı şekilde ülkelerindeki istikrarsızlıktan dolayı göç ederken çölde veya denizde hayatını kaybeden mazlumların acısıyla yüreğimiz dağlanıyor. Bir tarafta açlığın, savaşın ve aşı yoksulluğun olduğu diğer tarafta lüksün ve sömürünün hüküm sürdüğü bu adaletsiz düzenin daha fazla devam etmesi mümkün değildir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Emperyalistlerin müslümanları çekmek istedikleri tuzaklara dair uyarılarda bulundu. Erdoğan, “Türkiye her zeminde ve her fırsatta 'dünya 5'ten büyüktür' diyerek bu küresel adaletsizliğe dikkat çekmektedir. Emri Bil Maruf ve Nehyi Anil Münker ile emredilmiş insanlar olarak hiçbirimizin bu kötü gidişi uzaktan seyretme lüksü yoktur. Müslümanlar hem kendi huzur ve esenlikleri hem de bütün insanların güvenlik ve geleceği adına artık sorumluluk üstlenmeli, şahit oldukları adaletsizlikler karşısında seslerini daha fazla yükseltmelidir. Bunun yolu da öncelikle aramızdaki İslam kardeşliğini tahsis etmekten, emperyalistlerce sürekli harlanan fitne ateşini söndürmekten geçiyor. Vahdet olmadan rahmet olamayacağını hepimiz gayet iyi biliyoruz. Aynı mukaddes kitaba inanan, aynı peygamberin ümmeti olan, her gün 5 defa aynı kıbleye yönelen gönüllere set çekilemeyeceğinin de farkındayız. Müslümana yakışan basiret ve ferasetle hareket ederek emperyalistlerin bizleri çekmek istedikleri tuzaklara düşmememiz gerekiyor. Bu kutlu mücadelede hepimize, özellikle istikbalimizin teminatı olan siz Müslüman gençlere çok önemli görevler düşüyor. İhtilafları değil ittifakları, husumeti değil muhabbeti güçlendirmeliyiz. Müslümanlığımızın kardeşliğimize verdiğimiz önem kadar olduğunu hiçbir zaman unutmamalıyız. Hem kendimiz hem de mazlumlar adına yürüttüğümüz hak ve adalet mücadelesinde teröre bulaşmamalı, şiddete prim vermemeli, hukuk ve meşruiyetten asla sapmamalıyız. Mescide girdiğinde zikir halkası yerine ilim halkasına oturmayı tercih eden bir peygamberin ümmeti olarak ilmi ve akademik çalışmalara öncelik vermeyi sürdürmeliyiz. Sizleri siyasette, akademide, sporda, ticari ve sosyal hayatta çok daha aktif rollerde görmek istiyoruz. Hiç kimsenin aranıza girmesine, etnik, mezhebi veya kültürel farklılıklar üzerinden sizleri bölmesine müsaade etmemenizi bekliyorum. Sizlerin gayreti, sizlerin samimi, çaba ve dualarıyla ümmetin yarınlarının bugünlerinden çok daha iyi, daha müreffeh olacağına inanıyorum” dedi.

Erdoğan, konuşmasına “Rabbim hepimizin, hepinizin yardımcısı olsun diyorum. Sizlerden ülkenize döndüğünüzde tüm vatandaşlarınıza özellikle genç kardeşlerime selamlarımı iletmenizi rica ediyorum. Genel kurulun başarılı geçmesini diliyor, sizleri bir kez daha sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Kalın sağlıcakla” sözleriyle son verdi.

ICYF Genel Kurulu açılış programı, video mesaj yöntemiyle katılım sağlayan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran’ın konuşmasıyla devam etti. Kıran, ICYF’in müslüman gençliğin ortak sesi olması açısından önemli bir rol oynadığını vurguladı. Bunun en önemli örneklerinden birinin, Filistin konusunda sergilendiğine dikkat çeken Kıran, ICYF’in ev sahipliği ile 2016-2019 yılları arasında Filistinlilerin haklarının savunulması için çok sayıda uluslararası etkinliğe imza atıldığını hatırlattı. 

ICYF Genel Kurulu ilk oturumunda sırasıyla Senegal, Libya, Gambiya, Bangladeş ve Azerbaycan Gençlik ve Spor Bakanları da konuşmalar gerçekleştirdi. Genel Kurul’a Tokyo’da bulunduğu için katılamayan Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu adına, Bakan Yardımcısı İhsan Selim Baydaş konuşma gerçekleştirdi. Baydaş, İslam İşbirliği Gençlik Forumu’nun istişare mekanizmasını hassasiyetle yürüttüğüne vurgu yaptı. ICYF üye ülkelerinin Gençlik ve Spor Bakanlarının bu toplantılar vesilesiyle bir araya geldiğini önemli kararlara imza attığını belirten Baydaş, “Bütüncül bakış açıları ortaya konuyor ve istişare içerisinde gelecek vizyonuna ilişkin çalışmalar masaya yatırılıyor.

Bunlardan en önemlisi, hiç şüphe yok ki Gençlik Stratejisi Belgesi’nin 4. Bakanlar Konferansı’nda, Bakü’de kabul edilmesi olmuştur. Müslüman gençliğin güçlendirilmesi için artık önemli olan, bu yol gösterici strateji belgesinin uygulanmasıdır. Bunun için de Ortak Gençlik Eylem Planının kabul edilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, İslam dünyası gençlerini güçlendirmek amacıyla faaliyetler gerçekleştiren Gençlik Forumunun, ihtiyaç duyacağı her alanda desteklenmesini son derece elzem ve gerekli bulduğumuzu ifade etmek istiyorum” dedi. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı